26.01.2011

Ruh Üşümesi

Hava soğuk, dünyanın çekirdeğinden gelen ısı bile toprağın soğukluğunu yok etmeye yetemiyor. Aşikar olan şu ki, bulunduğum yeri anımsayamıyorum.

Neler olmuştu? Vasiyetimde cümlelerimin her noktasını hatırlıyorum, neler dediğimi, neler yaptığımı.

Varımı yoktan aldığımı biliyordum, bir şekilde, içimde olanları anlatamamıştım. Şayet anlatabilseydim belki her şey farklı olabilirdi. Tanrı bana acımadı.

Böyle bir gidişi resmetmek korkutucu gelmişti belki, fakat sonunda her şey gerçekleşmesi gerektiği gibiydi, soğuk ve topraktandı.

Saklı bir mabet burası, bağlanmışlıklar ve gerisinin ötesinde, her yeni yazımlarda bir kapı açılsa bile, pek nadir insan bu kapıyı merak edip açıyor. Bu yüzden bazı kelimeleri beynimden çıkarken zikr etmekten korkmamaya başladım.

Lakin kimse oturup düşünmeyecek, neler olabileceğini, olmamış diyarları, onların kafasındaki isyanların aslında nerede yankılandığını bilemeyecekler. Bu oyun sadece iki kişi arasında dönen bir rant kavgası değil çünkü, bütün dünyanın problemi, üzerinde yaşadığımız için belki de.

Tenhalar onları korkutuyor, aksini göremiyorlar, haksızlar, haklılar, iyiler ve kötülerin içindeki gerçeklik bir şekilde vuku bulamıyor. Çoğu şeyden bahsetmiştim, Ephemeris, ötesindekiler, gerçek olan rüyalar, imgeler ve görüler vardı bu dünyada.

Karanlık yaratıklar da dahildi gerçekliğe, ve büyük, devasa, içimizde yaşayan tanrılar, toprağı dövenler hani, intihara meyil verenler. Fecre dalanlar asla ihtimal vermediler bu gerçekliklere, ben ise her zaman farklılıkların olabileceğini biliyordum doğduğumdan beri.

Mecburi sıfatları vardı insanların, rıhtımlarında gemiler vardı, kendi deryaları vardı, spekülatif düşleri vardı.

Sonra ecel geldi, tıpkı denizin ruhuna vurduğu bir vurgun gibi, sabrımı böyle doldurmuştum ben 6 sene boyunca.

Sesimi kim duyuyor? Anonim mi oldu haykırışlarım? Vasiyet etmek istedim bazı şeyleri tanıdıklarıma, en sonunda kendimi vurdum.

Lakin konu ben değilim, ben dayandım buraya kadar geldim, siz nerelerdesiniz peki?

Bir takım şeyleri konuşabilecek insanlar aradım, yaşamım boyunca, anlatabilmek istedim zamanın kendi dengesi içindeki kırılganlıkları, konuşmak istedim, sadece paylaşmak, beni anladıklarını görmek belki de.

Olmadı, paketlerce sigara bitti ,kararlarım ve rüyalarım değişti, kırık hayallerin gerçekliği rüzgar soludu firarı düşlerimde, ihtiraslarımın kölesi oldum.

Varlığımın yaşı eridi, ahvalim sustu, yüreğimdeki endişeler parçalandı, yağmurlar selam verdi.

Paketlerce sigara bitti, litrelerce zehir tüketildi.

Gecelerin köründe soğuk içime işledi.

Üşüdüm.


Hiç yorum yok: